Ana Sayfa
» PETROL
» Azerbaycan’ın kalkınmasında petrolün önemi
Azerbaycan’ın kalkınmasında petrolün önemiAzerbaycan petrol sanayisinin gelişim tarihinde birkaç dönem vardır. Bu dönemlerin her birisinin kendine özgü başarıları olmuştur.
1859’da Bakü’de ilk petrol arıtma fabrikası (tesisi) inşa edilmiştir. 1863’de ilde Cavad Melikov Bakü’de kerosin fabrikası yaptırmış ve dünyada ilk kez petrol imalatında soğutucular kullanmıştır. 1867 yılında Bakü’de 15 petrol arıtma tesisi faaliyet göstermiştir.
Mekanik yöntemle sondaj teknolojisi geliştikçe birçok petrol yatakları bulunmuş (Binegedi, Pirallahı, Surahanı vs.), petrol üretimi artmış, petrol sanayisinin altyapısı ve petrol imalatı gelişmiş, bununla ilgili yüzlerle şirket tesis edilmiştir.
Bu sayede Azerbaycan’da milli burjuvazi şekillenmiş, Bakü şehri dünyanın sanayi merkezlerinden birine dönüşmüştür.
O dönemde devlete ait kullanılmayan topraklarda petrol bulunmuş, bu araziler 24 yıl müddetine kullanıma verilmiştir. Toprağı kiralayan şahıs ürettiği petrolü satmak ve fiyatını belirlemek hakkına sahip idi.
19. yüzyılın 70’li yıllarında petrol sanayisine mili yatırımların toplamı % 4 idi. Milli sermayenin yer aldığı ortak kapital ise yaklaşık %10 idi.
19. yüzyılın sonunda petrol sanayisinde faaliyet gösteren 167 işletmecinin 49’u (%24,8’i) Azerbaycanlı idi.
1873’de Robert Nobel Bakü’ye gelmiş ve petrolle ilgili ekonomik kalkınmayı kendi gözleriyle görmüştür. 1876’da Nobel kardeşleri Bakü’de petrol üretimi ve imalatı şirketi kurmuşlar. O dönemde Azerbaycan’da birçok petrol madenleri, petrol üretim fabrikaları, ilk defe Hazar denizinde petrol taşıyan tankerler, demiryolları, oteller vs. Nobel kardeşlerinin idi.
1876’da petrol ürünlerine özel tüketim vergisi kaldırıldıktan sonra petrol fabrikaları inşa edilerek kullanıma açılmıştır.
1878’de Balahanı yatağı ile Bakı petrol imalatı fabrikasını birleştiren 12 km uzunluğunda ilk neft hattı inşa edilmiştir. 1898’de petrol madenleri ile Bakü petrol arıtma fabrikalarını birleştiren boru hattının uzunluğu 230 km idi. Bu kemerlerde ilde bir milyon ton petrol akıtılmaktaydı.
1901 yılında 11 milyon ton petrol üretilmiştir. Bu da dünyadaki üretimin yüzde 50’si demekti. 1880 yılında ünlü kimyacı D.İ.Mendeleyev Bakü petrolünün dünya pazarına çıkarılması için Bakü-Batum petrol hattının inşasını önermiştir. Bu hattın uzunluğu 833 km, çapı 200 mm idi. 1897’de inşasına başlanmış bu hat 1907’de tamamlanmıştır.
Azerbaycan’da petrol sanayisi millileşene dek 109 anonim şirket faaliyet göstermiştir. Onlardan 72’si Rus sermayesi (240 mln. Ruble) ve 37’si İngiliz sermayesi (100 mln. Pound) idi. Nobel kardeşlerinin yatırımları ise toplam 30 mln. Ruble idi. O dönemde en zengin petrol sanayicilerinden İsa bey Hacinski’nin «Hacı-Çeleken» petrol şirketinin yatırımı 1,25 mln. Pound idi. Petrol sanayisinin millileştirilmesi öncesinde Azerbaycan’da 270 petrol işletmesi, petrol kuyuları sondajıyla uğraşan 49 orta ve küçük şirket, petrolün imalatıyla uğraşan 25 firma, 100’den fazla mekanik atölye, tamir atölyeleri vs. faaliyette idi.
İkinci dönem 1920’de Azerbaycan’da petrol sanayisinin millileştirilmesinden sonra başlamış ve 1949’da açık denizde «Neft Daşları» yatağının keşfine dek devam etmiştir. 1941-1945’li yıllarda savaş döneminde petrol makinelerinin ve uzmanlarının SSCB’nin doğu bölgelerine (Tataristan, Türkmenistan, Başkurdistan vs.) göç ettirilmesi sonucunda petrol üretimi 11,1 milyon tona düşmüştür.
Bu yıllarda Azerbaycan petrolcüleri denizin daha derin katlarından petrol çıkarmışlar. Bu sayede petrol sanayisi ilerlemiş ve güçlü bir altyapıya kavuşmuştur. Azerbaycan’da petrol yataklarının işlenilmesi için sondaj tesisleri ve denizde inşaat çalışmalarını devam etmek için özel gemiler, teknoloji ve donanımlar getirilmiş, Bakü Derin Temeller Fabrikası inşa edilmiştir. Bunun yanı sıra petrol üretiminin, petrokimya sanayisinin ve petrol makine sanayisinin gelişiminde büyük atılımlar yapılmıştır.
1970’li yılların başlarında Hazar’da planlı bir şekilde jeolojik arama çalışmaları sürdürülmüştür.
Bağımsızlık tarihinin başlarında petrol ve gaz üretiminin artırılması ülkenin karşılaştığı ekonomik ve sosyal sorunların çözümü olarak görülüyordu.
1994’den itibaren petrol anlaşmasıyla ilgili görüşmeler ve müzakereler yeniden başlanılmış ve nihayet uzun süren görüşmeler sonucunda Azerbaycan’ın çıkarlarına tam uygun gelen anlaşma şartları üzerinde mutabık kalınmıştır.
20 Eylül 1994’den itibaren Bakü’de Batılı şirketlerle imzalanmış petrol anlaşmaları bağımsız Azerbaycan tarihinde yeni sayfa açmıştır. Sonradan haklı olarak «Asrın Anlaşması» adlandırılan bu anlaşma gerçekten bağımsız Azerbaycan’ın petrol tarihine ebedi yazılmıştır.
Geçen dönem zarfında Bakü’de, ayrıca dünyanın en büyük başkentleri - Washington, Moskova, Londra ve Paris’in muhteşem saraylarında yabancı ülkelerin petrol şirketleri ile 27 petrol anlaşması imzalanmıştır. Bu anlaşmaların uygulanmasında 14 ülkenin 30 şirketi yer almaktadır.
Anlaşmalarda Azerbaycan’ın petrol ve doğalgaz sanayisine yaklaşık 60 milyar yatırım yapılması öngörülmüştür. Bu meblağın 4.5 milyarı Azerbaycan’a yatırım olarak yapılmıştır.
Hazırda Azerbaycan’ın tüm kategorilerde karbonhidrat kaynakları 4 milyar tondan fazladır. Bu sayede Azerbaycan dünyanın en büyük petrol ülkeleri sırasına yükselmiştir.
Petrol stratejisinin temel amaçlarından biri Azerbaycan petrolünün dünya pazarına naklidir. Bu alanda Azerbaycan’ın çıkarlarının uzun vadede korunması, geniş çaplı uluslararası işbirliğinin gelişimi ve bölgede petrol üretiminin artmasıyla ilgili petrolün dünya pazarına naklini gerçekleştirmek için Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol ihraç hattı projesinin gerçekleşmesi için çalışmalar yapılmış, sürdürülen görüşmeler olumlu sonuç vermiştir. Böylece Azerbaycan petrolünün Türkiye’ye nakline ilişkin hükümetler arasında anlaşmalar imzalanmıştır.
Petrol stratejisi sonucunda Azerbaycan - Avrupa ve Asya arasında siyasi ve ticari ilişkilerin genişletilmesinde, Kafkasya ulaşım koridorunun geliştirilmesinde, INOGATE, TRACECA ve diğer büyük projelerin uygulanmasında Hazar ve Kafkas bölgesinde önemli rol oynayan, Hazar denizinin büyük enerji potansiyelini ortaya çıkaran, yeni iktisadi modeli şekillendiren bir devlete ve dünyanın petrol merkezlerinden birine dönüşmüştür.
|