Ana Sayfa
» TARİH
» Tarihi liderlerimiz
Tarihi liderlerimizTarihi liderler tarihi süreci etkileyecek güce sahip olan, toplumda baş verən herhangi olayda başarılı olmak için toplumu arkasınca götürebilecek şahsiyetlerdir. Herbir ülke dünya tarihide tuttuğu önemli yerden dolayı kendi tarihi liderlerine borçludur. Eski zamanlardan devletçilik kültürüne sahip olan Azerbaycanda da zaman zaman Vatan tarihine adını ebedi yazdıran liderler olmuştur. O liderlerin tarihi hizmetlerini size sunuyoruz: Albanların son hükumdarı olmuştur. Sasani hükumetine girdiği zamanlarda araplara kumandanlık yeteneğini göstermiş ve Sasani hükumdarı tarafından birçok kıymetli hediyelerle ödüllendirilmiştir. Sasani imparatorluğunu zayıflamasından yararlanarak bağımsızlık kazanan Albanyaya güneyden İran, Batıdan Bizans baskı göstermiş, kuzeyden türk – hazarlar ülkeye sokulmak için uğraşmış, güneyden araplar saldırmışlar. Böyle bir zamanda Cavanşir’in tarihi lider ve politikacı gibi hilafet, Bizans ve Sasani karşısında uyguladığı politika ülkenin bağımsızlığını ölümünden sonra bile 20 yıldan uzun bir süre yaşamasına hak tanıdı. Babek Hurremi Azerbaycanda ulusal özgürlük hareketinin sembolü, seçkin Azerbaycan kumandanı ve politikacı ismi olmuştur. Harekete rehberlik ettiği ilk anlardan Hürremiler hareketi tüm Azerbaycanı kuşatması Babek’in liderlik kapasitesinin göstergesidir. 819. yılda başkentin Hurasandan Bağdada değiştrilmesi Hürremiler hareketinin yeniden alevlenmesinden ve hilafeti kokutrmasından haber veriyor. Orta asırlar kaynaklarının bilgilerine uygun olarak bu zaman içinde Hürremiler karşı tarafın 225500 asker vee çoksaylı kumandanını mahv etmişler. Babek’in yalnız kumandan olarak değil, hem de bir politikacı olarak yeteneği, yenildiği zamanlarda Bizans imparatoruyla anlaşmalardan açığa çıkıyor. Bu hareket kudretli Abbasi devletinin ayrı ayrı devletlere yıkılmasına neden olan politik güçlerden biri kabul ediliyor. Şemseddin Eldeniz (hakimiyet yılları: 1136-1175) Eldenizler devletinin kurucusu olmuş ve Kafkaslardan Fars körfezi’ne kadar geniş bir arazini haakimiyetine geçirmiştir. Eldenize tabi tutulan topraklar Tiflis kapılarından Mekran’a kadar uzuyordur. Azerbaycan, Arran, Şirvan, Cebel, Hemdan, Gilan, Mazandaran, İsfahan, Rey ona tabi tutulmuştur. Şemseddin Eldeniz 2 yüzyldan fazla ülkemize arkası kesilmeksizin saldıran gürcü prenslerine karşı başarıyla savaşarak 1175. yılda gürcüleri yendikten sonra batı hudutlarında sabi durum elde edilmiş, eski hudutlar yeniden kurulmuştur. Şeyh İbrahim Derbendi (hakimiyet yıları: 1382-1417) Şeyh İbrahim Mezyedi sülalesinin akrabası olan Derbendi Şirvanşahları sülalesinin ilk üyesidir.Şeyh İbrahim seçkin politikacı olmuştur. O, Yakın Doğuda Teymurun istilacı savaşlarına bağlı ağır politik olayların gerçekleşdiği bir zamanda kumandanlık yapmıştır. Teymur Azerbaycana saldırırken karşısında bulduğu her şeyi mahv eden orduya karşı koymağın zor olacağını ve Şirvan’ın mahv olacağını Şeyh İbrahim 1406. yılda Tebrizde olan iç karışıklıktan yararlanarak, Teymurilerin bağımlılığına son vermiş, Şeyh İbrahim kendi ordusuyla Tebrize ilerledi ve toprakları birleştirmek amacıyla Güney Azerbaycanı kendi topraklarına katmak eyleminde bulundu. O, kısmı manada niyetine ulaşmış oldu, fakat bu, kısa bir süre devam etti. Uzun Hasan (hakimiyyet yılları: 1468-1478) 1468. yılda Akkoyunlu devletini yarattı. Uzun Hasanın toleransı – diğer din ve tarikatlara itikat gösteren nüfusa özen göstermesi bu büyük ve çok soylu ülkede birlik yaratmaya yardımcı olmuştur. Uzun Hasan, Osmanlı devleti, Venedik Cumhuriyeti, Büyük Moskova Prensliği, Kırmızı Orda, Polonya, Avusturya, Macaristan, Çek Cumhuryeti, Almanya, Papalık, Bordo, Neopolitan Krallığı, Rodos, Kıbrıs, Karaman beyliği, Uzun Həsən Osmanlı imperiyası, Venesiya Respublikası, Böyük Moskva Knyazlığı, Mısır, Hindistan ve diğer devletlerle diplomasi sürdürmüştür. Ordunu geliştirmek ve onu düzenli hale getirmek avrupadan uzmanlar davet etmiştir. Venedik Cumhuriyeti ve diğer ülkelerden davet olunmuş askeri uzmanlar ateşli silah üretmekte Uzun Hasana yardım göstermişler. Böylece ülke top üretimine başlamış ve topcu kadrolar yetiştirilmesine başlanmıştır. Şah İsmail Hatayi (hakimiyet yılları: 1501-1524) 1501. yılın sonbaharında Tebrize dahil olan İsmail kendisini şah ilan ediyor ve başkenti Tebriz olacak Sefeviler devletini yaratmış oluyor. Onun zamanında Azerbaycan türkcesi ana dili kabul ediliyor ve başlıca muhaberatlar bi dilde yapılıyor. Tüm arazileri kendi topraklarına katarak büyük bir devlet kurmaya ilk yıllarda ulaşan Şah İsmail İran, Irak, Doğu Anadolu, ve Gürcistanı tabi kılarak Sefevi devletini Yakın Doğuda kudretli devlete çevirmiştir. Onun toprakları 2 milyon 800 min kare kilometre sahanı içine alıyordur. Şah 1. Abbas (hakimiyyet yılları: 1587-1629) Şah 1. Abbas tahta çıktığı zaman Azerbaycan tümüyle (Talış bölgesi ve Erdebil hariç) Osmanlının gözetimine geçmiş bulunuyordu. Şah 1. Abbas sulh elde ettikten sonra yaptığı reformlarla tarihi lider olmayı başardı. Türk olmayanlar, özellikle farslar üzerinde gözetimi güçlendirmek amacıyla başkenti onların yoğun bulundukları İsfahana geçirdi. Ordunu yeniden kurdu. Şöyle ki, orduda kızılbaşlarla beraber tüfek kullanan, topçu, “gulamalar” ismi verilen birlikler oluşturdu. Geniş inşaat işleri yaptırdı, kimi şehirleri vergiden muaf kıldı. 1612. yıl Serap ve 1618. yıl Merent sulh anlaşmalarıyla yeniden Sefevi devletinin önceki hudutlarını eski haline getirdi ve Potekizlileri Hömüz’den çıkarmakla bağımsızlığa yapılan darbeleri geri çevirmiş oldu. Böylelikle de Sefevi devletinin çökmesini önledi ve yeniden gelişmesini sağlamış oldu. Nadir şah Efşar (hakimiyet yılları: 1736-1747) Nadir şah hakimiyete geçmekle ülke içi türk soylarını tek devlet haline dönüştürmüş, mevcut olan tarikat farklılığının önlenmesinde eşsiz hizmetler yapmış, harp sahasını yenilemiş ve güçlendirmiştir. Nadir Şah, 1736. yılda hakimeyete geçer geçmez Kandehar ve Pişaver’i, Attok ve Celum nehirlerini geçib 1738. yılda Lahor’u ele geçirdi. O 1739.yılda Delhini de kendi hakimiyetine tabi kıldı, böylece Irak’tan, Demirkapı Derbent’ten Kashmir ve Delhi’ye kadar geniş topraklara sahip oldu. Nadir Şah sayısız servet, kervana yüklü mücevherden başka 3 milyar hind gümüş rupisi ile geri döndü. Osmanlı ve Rusya ile anlaşma yaparak kısa sürede ülkede düzeni geri verdi. Feteli han Efşar (hakimiyet yılları: 1747-1763) XVIII yüzyılın ortalarında hanlığını yaratmış ve Azerbaycanın bütünleşmesi uğruna çaba göstermiştir. 1759. yılda Karabağ hanlığını tutmakla Urmiye hanlığının güçlendirmiş oldu. Sonuçta Urmiye, Tebriz, Hoy, Karadağ, Marağa ve Serab hanlıkları, yani Erdebil ve Maku hanlıkları hariç tüm Güney Azerbaycan hanlıklarını birleştirmekle tarihi liderlik görevini görmüştür. Ülkenin başkenti onceler Urmiye, daha sonralarsa Tebriz olmuştur. Feteli han İranda ana hakimiyeti ele geçirmek için mücadele eden Kerim han Zent’e gaip gelerek hakimiyetini Merkezi ve Batı İrana yaymıştır. Cavad han (hakimiyet yılları: 1748-1804) Gence hanlığının son hakimi olmuştur. Hakimyetinin ilk yıllarında Nadirin kaybettiği Şemsedil ilçesini geri almayı başarmıştır. 1786. yıldan itibaren Gence’i yöneten Cavad han 1804. yıla dek Rusya hakimiyetine katılmamış ve hanlığın bağımsızlığı için mücadele etmiş. Ocak ayının 3’üden 4’üne geçen gece general L. Sisyanovun rehberlik ettiği ve uzun süre şehiri kuşatmış olan rus istilacıları ile eşitsiz savaşta kahramanlıkla katledilmiştir. Guba’li Feteli han (hakimiyet yılları: 1758-1788) Nadir şah Efşar’ın vefatından sonra Guba’li Feteli han Guba, Derbent ve Salyan hanlıklarını birleştimekle Doğu Kafkasyanı tarihi lideri olmuştur. O, Şamahı, Şeki, Bakü hanlıklarını, Car-Balaken bağımsız toplumunu ve Ereş sultanlığı’nı toplantıya davet etmiş, toplantıya gelmeyen hanlıkları birleştirmek için silah kullanmak zorunda kalmıştır ve 1785. yılda Şeki hanlığı’nı, 1787. yılda Şirvan hanlığı’nı, az sonra Bakü hanlığı’nı hakimiyeti altına almıştır. Otuz yıllık silahlı mücadele sonrası Feteli han Azerbaycanın başlıca hanlıklarını birleşdirmeyi başardı.
|